Bitcoin ve onun öncülüğünde oluşan kriptopara piyasası sadece blokzincirlerle sınırlı değil. Dijital ve merkeziyetsiz bir ekonominin temellerini atan Bitcoin, hayatımızın her alanına sirayet ediyor.
3 yazıdan oluşan ‘Bitcoin: Bir Kriptoparadan Fazlası’ serimizin ilk iki bölümünde, tükettiği enerji miktarıyla eleştirilen Bitcoin madencilerinin, enerji stabilizasyonuna ve yenilenebilir enerjiye katkılarını ele alarak mevcut duruma yeni bir açıdan bakacağız. Üçüncü yazımızda ise Bitcoin’in güvenilir bir değer saklama aracı olarak katettiği mesafeyi günümüzden örneklerle inceleyeceğiz.
Doğaya Salınan Gazların Bitcoin’e Dönüşümü
Bitcoin madencileri, ABD’nin Texas başta olmak üzere orta ve güney bölgelerinde yoğunlukla faaliyet göstermektedirler. Bu bölgeler doğal kaynak bakımından zengin olduğu için halihazırda birçok devasa enerji şirketine ev sahipliği yapmaktadırlar. Bölgenin, enerji konusunda gelişmiş teknik ve regülasyon altyapısı, Bitcoin madencilerinin bu bölgeyi tercih etmesindeki en önemli faktörlerdendir.
Bölgede faaliyet gösteren enerji şirketlerinin doğal gaz kaynaklarında gerçekleştirdiği çalışmalar, istenmeyen gazların doğaya salınımına sebep olmaktadır. Gazların doğaya salınma sebebi, kalitesinin düşüklüğü nedeniyle ekonomik değerinin olmaması veya zararlı olmaları nedeniyle ayrıştırılmalarından kaynaklı olabilmektedir. Sonuç olarak, metan gazı gibi doğaya zararlı birçok gaz doğrudan çevreye karışmaktadır.
Bitcoin madencilerinin bölgedeki yoğunluğunun artması, yeni inovatif çalışmaları beraberinde getirdi. Bu çalışmalardan bir tanesi, doğaya salınan bu gazların Bitcoin madenciliğinde kullanılabilmesini sağladı. Normalde, ekonomik bir değeri olmayan bu gazlar, tekrar yakılarak elektrik enerjisine dönüştürülmeye başlandı. Elde edilen elektrik, doğrudan Bitcoin madencilik cihazlarına aktarıldı.
Zararlı gazların madencilikte kullanılması, hem enerji şirketlerinin ek gelir elde etmesine, hem doğanın korunmasına hem de Bitcoin blokzincirinin güvenliğinin ve merkeziyetsizliğinin arttırılmasına olanak tanıyarak kazan-kazan temelli bir iş birliği oluşturdu.
Çeşitli çevreci regülasyonlar, enerji şirketlerinin doğaya salabileceği zararlı gaz miktarını sınırlamakta ve bu miktarı sıfırlamak için hedef tarihler belirlemektedir. Dünyanın enerji ihtiyacı sürekli artarken bu regülasyonlara uymak, şirketler için zor olabilmektedir. Regülasyonlara uyulmaması ve hedef tarihlerin ertelenmesi, maalesef doğaya ciddi zararlar vermektedir. Bitcoin madencilerinin doğal gazları kullanabilmesi, şirketlerin arzı karşılarken regülasyonlara uyabilmesi açısından da önemli bir role sahiptir.